Konsort Kraliçe Camilla’nin taç giyme törenin için kraliyet ailesinin yakın arkadaşı İngiliz couture tasarımcısı Bruce Oldfield ile çalıştığına dair ilk dedikodular geçtiğimiz şubat ayında çıkmıştı. Camilla’nın bu özel gün için daha önce birçok özel etkinlikte (2021’deki No Time to Die galası ve 2016’daki parlamento açılışı) birlikte çalıştığı ve güvendiği biriyle çalışması çok da sürpriz olmadı. 2022 yılının Temmuz ayında İngiliz Vogue dergisindeki çekiminde de yine Bruce Oldfiend imzalı mavi dantel elbise tercih etmişti.
Buckingham Sarayı’nın yaptığı açıklamada Bruce Oldfield’in tören için hazırladığı tasarıma dair “Kral ve Konsort Kraliçe’nin doğaya ve İngiliz kırsal bölgelerine olan sevgisinden yola çıkarak İngiliz tasarımcı elbiseyi papatya, unutma beni, kırlangıçotu gibi soyut çiçeklerle süsledi. Jüponun ön etek ucuyla her bir kolun manşet süslemesinde Birleşik Krallık’ın dört ulusunu temsil eden gül, devedikeni, nergis ve yonca motiflerinin yer aldığı işlemeler öne çıkıyor. Majestelerinin kişisel tarzından yola çıkarak sofistike ve modern bir görünüm yaratmaya çalışan Oldfield bu elbiseyi Elliot Zed imzalı ipek ayakkabılarla tamamladı.” açıklaması yer alıyor.
Hazırlık süreci boyunca sessizliğini koruyan tasarımcı etkinlik hakkında resmi haberlerin başlamasıyla birlikte ilk röportajını Camilla ile katıldığı bir davette The Guardian gazetesine verdi: “Çalışmalara ilk başladığımız günlerde Camilla, İskoçya’da düşerek ayak bileklerini incitti. Yürüyemediğinden ilk provalarda hem sandalyede oturdu, etrafı her zaman kalabalık olduğundan onun sandalyesinin etrafında da 5-6 tane boş sandalye de bulunuyordu. Ben tek başıma görüşmelere katıldığımdan birebir sohbet etme şansına sahip olduk. Bana söylediği ilk cümle ‘Evet Bruce bana birkaç elbise yapma zamanı geldi’ oldu.”
1973 yılında Central Saint Martins’den mezun olan ve ardından New York’ta Henri Bendel’de çalışan Bruce Oldfield 1975 yılında kendi markasını yarattı. Kurulduğu ilk günden itibaren de üst düzey yıldızlarla yakın ilişkiler kurma şansına sahip oldu. İlk elbise tasarladığı ünlü isim Bianca Jagger olurken Rita Hayworth’un birçok etek-ceket takımı da ona aitti. Ancak tasarımcının asıl popülaritesi o dönemki Galler Prensesi Diana için kıyafet hazırladığında kazandı. 80’lerde Diana’nın başlattığı Sloane Ranger akımını başlatan Oldfield, İngiliz Vogue’un moda editörü Anna Harvey ile çalışarak modern genç prenseslerin vazgeçilmez ismi oldu.
İngiliz Vogue’a 90’larda verdiği röportajda “Prenses ile düğününden birkaç hafta sonra tanıştık. O zamanlar herkesin kafası Diana’nın nasıl bir imaja sahip olacağına dair kafası karışıktı. Dünyanın bazı noktalarında İngiltere’yi temsil ettiğini biliyor olmasına rağmen kendisi kesinlikle ihtişamlı bir kıyafet askısı olmak istemiyordu. Bir keresinde katıldığı bir davette onun eteğini kısaltmak istemiştim ancak o bunun çok aşırıya kaçacağını düşünüyordu. Ben de ona ‘Prenses Margaret’in 60’larda giydiği mini eteklere bakmalısın.’ demiştim. İlk başlarda giydiği kıyafetleri umursamayan Diana zaman içerisinde zamansız bir stil ikonu olmayı başardı.” açıklamasını yaptı.
İkilinin en büyük başarısı ise hiç şüphesiz 1985 yılında Grosvenor House’ta katıldığı Barnardo’nun yardım gecesi olmuştur. Geceye gümüş bir elbiseyle katılan Diana sayesinde davet rekor bir bağış toplarken Oldfied tüm gece boyunca prenses eşlik etti: “Benim için olağanüstü bir andı. Geleceğin kraliçesi ve ben tüm fotoğraflarda beraberdik. Daha önce tarihte bir tasarımcının kraliyet ailesinden biriyle beraber oturduğu hiç görülmemişti.”