Belkide aşk acısı sandığımız kadar büyük bir şey değildir, tahminen yalnızca anın verdiği hüznün içindeyizdir. Hayatta geçmeyecek hiç bir şey yoktur. Her şey gelir ve geçer, aşk acısıda bunlardan biridir. Aşk acısını atlatmanın makul yolları vardır, bu kademeleri yaptığınız vakit hafiflediğinizi göreceksiniz. İşte aşk acınızı dindirecek o metotlar…
İyice düşünün: İlişkinize dönüp baktığınızda, ölçüp tarttığınızda, olumlu ve olumsuz istikametleri görmeye başlayınca aslında ne kadar yeterli bir karar verdiğinizi anlayacaksınız. Bağlantının içinde olumlu istikametler iki taraf içinde daha fazla olsaydı zati ayrılmayacaktınız. Her ne kadar ilginin içinde zevk aldığınız ortak noktalar bitmemiş olsada eninde sonunda bitecekti ve ayrılık tekrar kaçınılmaz olacaktı.
Üzülmek için kendinize vakit verin: Ayrılık sonrası endişe ve öfke sizi saracaktır. Hislerinizi saklamayın ve onları yaşayın. Ağlamak istiyorsanız ağlayın, bağırmak istiyorsanız bağırın. Hislerinizi kabul edin. Bütün bu hüzünlü, düşünceli günleri atlatmak için gereken bir vakit vardır. Bazen bu durum uzun sürebilir fakat unutmayın ki hayatta her şey ne yazık ki mevt bile unutuluyor.
Yazı yazın: Bir günlük tutun. Ayrıldığınız bireye söylemek istediklerinizi, hissettiklerinizi, fikirlerinizin hepsini yazın. Yazma aksiyonu istediğiniz her şeyi söyleme özgürlüğü sağlar. İçinizde tuttuklarınızı yazın. Defterle işiniz bittiğinde onu çok âlâ bir yere saklayın yada yakın.
Ona ilişkin her şeyi kaldırın: Evinizde, otomobilinizde, işinizde ona ilişkin ve onu hatırlatacak ne kadar eşya varsa hepsini atın. Uzmanlar eski sevgili eşyaları için ‘duygusal yapışkanlık’ diyorlar. Ayrıldığınız bireyle ilişkili şahısları bile bir mühlet hayatınızdan uzak tutmak bu devri daha kolay atlatmanıza yardımcı olacaktır.
Egzersiz yapın: Bir pskoloğa gitseniz size rahatlamanız için hafif bir ilaç verebilir. Kendinizi ilaçlarla kandırmak yerine durumu kabullenin ve doğal antidepresan yerine geçebilecek olan spora başlayın. Haftada 5 kere 30 dakika süren idman hareketleri antidepresan tesiri gösterecek ve sizi rahatlatacaktır. Lakin bu mevzuda dengeli olmanız gerekir. Bedeniniz serotonin muhtaçlığını bu formda karşılayacak ve siz eskisi kadar memnun olabileceksiniz.
Arkadaşlarınıza ve kendinize vakit harcayın: Ya içinize kapanın yada dışa dönük olun. Uzmanlar her iki durumda da kişilik özelliğini benimsemenin değerli olduğunu belirtiyorlar. Dışa dönük olmak ve konuşmak başınızın dağılmasında size çok yardımcı olacaktır. İnsanların fikirlerini almak size yeni bir bakış açısı kazandıracak. İçinize kapanırsanız bir mühlet yalnızlık size âlâ gelecek, durumu başınızda çözümledikten sonra beşerlerle irtibata geçmek ve tekrar hayata döndüğünüzde sorunlu günleri tek başınıza atlattığınız için kendinizi güçlü hissedeceksiniz. Fakat bizim teklifimiz çok şahısla görüşmek yada hiç kimseyle görüşmemek yerine en yakın arkadaşınızla meskende vakit geçirebilirsiniz.
Masaja gidin: Dokunma, endorfin ve serotonin üzere nörotransmitterlerin harekete geçmesine yardımcı olur. Kendinizi rahatlamış ve fikirlerden arınmış hisseceksiniz.
Sağlıklı beslenin: Balık, keten tohumu, ceviz üzere omega-3 yağ asitleri bakımından güçlü besinler ruh halinizi geliştimenize yardımcı olur. Yeşil yapraklı sebzeler içerdikleri folik asit sayesinde depresyonu önlemeye yardımcıdır. Fakat canınız hiçbir şey yemek istemiyorsa kesinlikle B vitamini almanız gereklidir.
Kendinize kıymet verin: Kendi hakkınızda inandığınız 10 yeterli özelliği yazın ve odanızda her an görebileceğiniz yerlere asın. Her ne kadar okumasanız bile o kağıtları gördüğünüz an şuur altınızda güçlü bir tesire sahip olacaklar ve uygun hissetmenizi sağlayacaklardır.
Minnettar olmak: Kederli dönemlerinizin sonuna yanlışsız kendinize bir şükran listesi oluşturun. Kaybızına karşın hala hayatınızda olan yeterli şeyleri bir yere yazın. Var olduğuna inandığınız, içinizde ve etrafınızda kalan şeyleri kabul etmek sizi ileriye taşıyacaktır. Zira bu şeyler ne olduğunuzu hatırlamak için çok kıymetlidir.
