İnsan olarak tehlikeyi tespit etme becerimiz vardır ve bu sayede hayatta kalırız. Ancak endişe ve kaygı dolu düşüncelerimiz beraberinde olmayan tehlikeleri de getirir. Olumsuz düşünmek, ruh halimizi, eylemlerimizi ve hatta sağlığımızı bile olumsuz etkileyebilir.
Uzmanlar, daha olumlu düşünmeyi öğrenmenin değerli ve mümkün olduğunu söylüyor. Olumlu kalmanın yararları hakkında araştırmacılar değerli veriler elde etti. Buna göre, kötümser insanların 30 yıllık bir süre içinde ölme riski, iyimser olanlara göre yaklaşık yüzde 20 daha yüksekti.
Haftada bir kez minnettarlıklarını hisseden insanlar diğerlerine göre daha iyimserdi ve daha az fiziksel şikayetleri vardı
Uzman yardımları sayesinde, olumsuz düşünceleri ve davranışları takıntılı bir şekilde tekrarlayan insanlar sağlıksız kalıplarını değiştirmeyi başardılar ve aslında aynı zamanda beyin aktiviteleri de değişti.
POZİTİF KALMANIN YOLLARI
İyimserliği güçlendirin: İyimser olmaya çalışmak, hayatın çirkin taraflarını göz ardı etmek anlamına gelmez. Bu sadece mümkün olduğunca olumluya odaklanmak anlamına gelir ve pratik yaptıkça gelişir.
İyimserliğinizi artırmak istiyorsanız şunları yapabilirsiniz:
Olumlu bir gelecek hakkında yazın. Buradaki fikir, hedeflerinizi ve hayallerinizi gerçeğe dönüştürmektir. İpuçları ise şöyle:
Gelecekteki harika yaşamınız hakkında yazın. Yazmak, fikirleri düşünmektense daha iyi özümsemenize yardımcı olur.
Ayrıntılara girebilmek için zaman ayırın. Bu egzersizin harika bir ruh hali yükseltici olduğunu kanıtlayan araştırmacı Laura King, ardı ardına dört gün boyunca bu yönteme 20 dakika ayırdı. Bu alıştırmanın bir varyasyonu, özellikle zorlu bir durumda olumlu sonuçları hayal etmektir.
Gümüş astarı arayın. Olumsuz bir durumda olumluyu aramak kulağa aptalca gelebilir ama aslında büyük bir güç göstergesidir. Olumlu yanınızı bulmak için kendinize şunu sorun:
Bu durumdan nasıl kurtuldum?
İlişkilerim artık daha mı güçlü?
Yeni beceriler geliştirdim mi?
Bu durumu ele alma şeklimle ilgili neyden gurur duyuyorum?
Minnettarlık uygulaması yapın: Hayatımızdaki olumlu şeyleri fark etmek ve takdir etmek, harika bir ruh hali iyileşmesi sağlar.
Minnettarlığınızı artırmak için şunları yapabilirsiniz:
Bir şükran mektubu yazın. Araştırmacı Martin Seligman (PhD), deneklerden kendilerine özellikle nazik davranan birine teşekkür eden bir mektup yazmalarını ve bunu bizzat teslim etmelerini istedi. Mektup yazanlar bir ay sonra bile etkileyici şekilde olumlu etkiler elde ettiler.
Bir şükran günlüğü tutun. Müthiş başarılar, dokunaklı anlar ve harika ilişkiler dahil, sizi gülümseten büyük veya küçük her şeyi yazın.
Tadını çıkarmayı kendinize hatırlatın. Evet, durun ve gülleri koklayın, onlara bakın ve dokunun. Hayatınızın daha güzel yönlerine gerçekten odaklanmak için elinizden geleni yapın.
İyi haberlerinizi paylaşın. İnsanların olumlu gelişmelere verdiği tepkiler üzerine yapılan araştırmalar, mutlu bir olayı arkadaşına anlatanların bundan daha çok keyif aldığını gösteriyor.
Negatif düşünceden kaçının: Olumlu hissetmek istiyorsanız hayatınızdaki olumsuzlukları azaltmak çok büyük oranda işe yarar. Pratik yaparak endişe verici düşüncelere direnebilir ve hatta belki de içinizdeki eleştirmeni daha çok tezahürat yapan bir takıma dönüştürebilirsiniz.
Aşağılamalar üzerinde durmaktan kaçının. Olumsuzluklara odaklanmak sadece rahatsız edici olmakla kalmaz, aynı zamanda karşılaştığınız görevlerin üstesinden gelme konusunda sizi olumsuz etkiler. Sınava girenlerle yapılan bir araştırmada, endişe verici düşüncelere odaklananların, endişelerinden uzaklaşanlara göre daha kötü performans gösterdiği ortaya çıktı. Takıntılarınızı bastırmak için:
Sorunun gerçekten enerjinize değip değmeyeceğini kendinize sorun. Mesela bu konu bir yıl sonra önemli olacak mı?
Kendinize daha sonra belirli bir zamanda bu konuda endişeleneceğinizi söyleyin. Belirlenen zamana kadar kendinizi daha iyi hissetmeniz muhtemeldir.
Endişe çarklarınızı döndürmek yerine somut bir problem çözme egzersizi deneyin.
Dikkatinizi dağıtın: Bir filme gidin, biraz müzik dinleyin, yapacak eğlenceli bir şeyler bulun.
Sağlıksız şekilde kendi kendine konuşmayı değiştirin. Uzun süredir kafanızda olumsuz mesajlar çalıştırıyor olabilirsiniz. Ancak araştırmalar, düşüncelerinizi değiştirmeyi öğrenebileceğinizi ve zamanla beyninizi tam anlamıyla değiştirebileceğinizi gösteriyor. Kısmen düşüncelerinizi değiştirmenin hayatınızı nasıl değiştirebileceğine bakarak işe yarayan bilişsel-davranışçı terapiden bazı teknikleri denemeyi düşünün. Bazı ipuçları şu şekilde:
Olumsuz düşüncenizin gerçekten doğru olup olmadığını kendinize sorun. Sınıf oyununa katılamadıysanız gerçekten berbat bir anne misiniz?
Güvensizliğinizi çürüten başarılarınızı hatırlayın. Ofis partisinde başarısız olacağınızı düşünüyorsanız, dışa dönük ve kendinize güvendiğiniz diğer sosyal etkinlikleri hatırlayın.
Bir arkadaşınız sizin gibi endişeleniyor olsaydı ona ne söyleyeceğinizi hayal edin. Muhtemelen onu en kötüsünü varsaymadan önce biraz beklemeye ikna edersiniz.
Ya hep ya hiç düşüncesine dikkat edin. Kız arkadaşınızı bir kez hayal kırıklığına uğratmak, onu her zaman hayal kırıklığına uğratacağınız anlamına gelmez.
Alternatif açıklamaları düşünün. Patronunuz teklifinize yanıt vermediyse bunun nedeni, hoşlanmadığı için değil, meşgul olduğu için olabilir.
*Bu yazı Kaliforniya Üniversitesi, Riverside profesörü ve “The How of Happiness: A New Approach to Getting the Life You Want” (Penguin Press) kitabının yazarı PhD Sonja Lyubomirsky tarafından incelenmiştir.