Doğuş Kümesi iş birliği ile fotoğraf sanatının ustalarından Orta Güler arşivinden yola çıkarak hayata geçirdiği Orta Güler Müzesi’nde 2022 yılının birinci standı olan “Muhtelif İstanbul” sanatseverlerle buluştu. Konsept ve tasarımı Orta Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi’ne ilişkin olan “Muhtelif İstanbul” standında, Duayen fotoğrafçı Güler’in 58 farklı siyah beyaz İstanbul fotoğrafı, İstanbul slayt kutuları, Güler Apartmanı’ndan arşiv kutuları, Leica fotoğraf makinası ile 1950 ve 1960’lı yıllara ilişkin kontak baskı örnekleri yer alıyor. Stantta ayrıyeten, Güler’in kıssalarını yazdığı daktilo, lise yıllarında kaleme aldığı kıssalardan oluşan defteri ve bu kıssalardan biri olan” İstanbul’da Sabah” da sergileniyor.
“İstanbul’un fotoğrafçısını ararsanız, bu tanıma uyan tek kişi var sanırım yeryüzünde: Orta Güler”
Sergide Samih Rifat’ın 1994 yılında Orta Güler’in “Bitmeyen Röportaj: İstanbul” başlıklı standının kataloğu için yazdığı önsöz; bu standın kataloğu, katalog maketi ve broşürü de yer alıyor. Samih Rifat kaleme aldığı özsözde Orta Güler’in İstanbul için ehemmiyetini şu halde tabir ediyor: “…İstanbul’a gelince, bu çok eskilerden beri ağır biçimde fotoğraflanan kenti, yerli yabancı bir sürü fotoğrafçının yapıtları ortasında bulmak muhtemel. Fakat Sudek üzere, Atget üzere, Brassai ya da Izis üzere, bu kentle neredeyse özdeşleşen, onun örgensel bir kesimi haline gelen, giderek onu simgeleyen, hayatı boyunca onu delice bir tutkuyla ve bir ozanın duyarlığı, bir romancının müşahede gücüyle fotoğraflayan bir fotoğrafçıyı, İstanbul’un fotoğrafçısını ararsanız, bu tanıma uyan tek kişi var sanırım yeryüzünde: Orta Güler. Kendinin de sık sık kullandığı bir tabirle gerçek bir ‘İstanbul çocuğudur Orta Güler. Kendini her vakit “foto muhabiri” kelamlarıyla tanıtan ve “sanatçı” nitelemesinden pek hoşlanmayan bu alçak istekli adamın, “röportaj” sözcüğüyle, sıradan belgelemenin çok ötesinde bir şeyler kastettiğini de sırası gelmişken söyleyelim. Ve iş İstanbul’u fotoğraflamaya gelince, bu kadar gözü pek dertler taşıyan ve bu denli uzakları hedefleyen bu imaj ustasının elinde İstanbul, İstanbulluluğunu takınır, şaşırtan imgeler, çarpıcı hikayeler, büyüleyici biçim / içerik / münasebet istifleriyle çıkar karşımıza. Özgün, görkemli, benzersiz… Orta Güler’in İstanbul’udur o artık!”
Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi (AGAVAM)
2016 yılında Orta Güler ve Doğuş Kümesi ortasında gerçekleşen muahede ile hayata geçen Orta Güler Doğuş Sanat ve Müzecilik A.Ş. çatısı altında yer alan AGAVAM, Türkiye’nin en değerli fotoğraf arşivlerinden biri olan Orta Güler arşivinin bütün olarak korunması ve gelecek jenerasyonlara aktarılmasını sağlamak üzere çalışıyor. 2018 yılında Orta Güler’in 90’ıncı doğum gününde İstanbul Yapı Kredi bomontiada’da açılan Orta Güler Müzesi ise, duayen fotoğraf sanatkarının yapıtlarının daha geniş kitlelere ulaşması için çalışmalar gerçekleştiriyor. Profesyonel seviyede yönetilen ve kâr emeli gütmeyen iki sanat kurumu, birbirini operasyonel ve içerik manasında da besleyecek halde faaliyet gösteriyor. Doğuş Kümesi Sanat Danışmanı Çağla Saraç liderliğinde çalışmalarını sürdüren arşiv grubu, Orta Güler’in yüzbinlerce yapıtının tasnif, envanter, muhafaza, sayısallaştırma ve indeksleme süreçlerini yürütüyor. Arşiv koleksiyonlarının önümüzdeki periyotta bir portal üzerinden fotoğraf meraklıları ve araştırmacılara açık hale getirilmesi hedefleniyor.
